4 Ocak 2015

Halil Cibran: Kırık Kanatlar

4 Ocak 2015


Her genç adam ilk aşkını hatırlar; en derin hislerini değiştiren ve tüm acılarına rağmen onu böylesine mutlu kılan bu tuhaf dönemi yeniden yaşamaya çalışır.

*

Yalnızlığın yumuşak, ipeksi elleri vardır; buna rağmen, güçlü parmaklarıyla kalbi kavrar ve canını hüzünle yakar. Yalnızlık, ruhani yücelmenin olduğu kadar, hüznün de yandaşıdır.

*

Bir insan, hayatı boyunca bir defa da olsa yeniden doğamazsa, varoluşun kitabındaki boş bir sayfa gibi kalacaktır.

*

Tıpkı, en iyi şiirini okumaktan zevk alan bir şair gibi, geçmişten hikâyeler anlatmak yaşlılara büyük bir zevk verir.

*

Hüzünlü bir ruh, kendisine benzer bir ruhla birleştiği zaman huzura erer.

*

Konuşmak, iki ruh arasındaki iletişimin tek yolu değildir.

*

Bir şeyin görüntüsü, duygular doğrultusunda değişir; böylece biz cisimlerin içlerindeki güzelliği ve sihri görürüz; o anda bu sihir ve güzellik aslında kendi içimizdedir.

*

Yaşlı bir adamın gözyaşları, genç bir adamınkinden daha etkileyicidir, çünkü bu gözyaşları onun zayıf düşmüş bedenindeki hayattan arta kalanlardır.

*

Beni, bebeği daha dünyanın ışıklarını görmeden ölen çocuğunu hatırlayan bir anne gibi hatırlamanı istiyorum.

*

Ben, ruhanî ilerlemenin insan yaşamının bir kuralı olduğuna inananlardan biriyim ama mükemmeliyete giden yol ağır ve acılarla dolu.

*

Baskılara karşı isyan etmeyen, kendisine haksızlık yapmaktadır.

*

Aşk, seni kendimden dahi korumayı öğretti bana.

*

Sınırlı aşk, sevdiğini sahiplenmek, sınırsız aşk ise sadece kendisini ister.

— o —

Dipnot: Kitabı çok beğenmedim. Başta (ya da sonda?) bunu açık açık söylemek zorundayım. Ancak Halil Cibran'a karşı bir sempati beslemekteyim. Sanırım Ermiş adlı eserinin bunda payı büyük. Bir aziz olmayı çok dilemiştir muhtemelen Cibran ve şahsi kanaatim temiz de bir kalbinin olduğu yönünde; ancak aradığı saflığı ve güzelliği tanrısal bir seviyede bu tanrısız dünyada aradığı için eksik ve aksayan biri olmuştur hep. Yine de güzeldir. İnsan Cibran'ın duyduğu acıyı hisseder ve o iyilik anlarında yüzünde bir gülümseme ile hak verir kendisine.

Unutmadan araya sıkıştırmış olayım, bu kitap Kaknüs Yayınları'ndan Ersan Devrim'in çevirisiyle çıkmıştır, ancak başka yayınevleri ve çevirileri de mevcuttur.

Kitabı okumak veya okumamak hayatınızı değiştirmez. Buna rağmen, okurken gözüme çarpan kısımları bloga taşımak istedim. Bir işe yarayacağından da değil; hava soğuktu, çay vardı yanımda, kitap bitmişti ve zamanım boldu. Hepsi bu.

0 yorum var:

Yorum Gönder

 
Sağlıcakla kalmanızı dilerim.