Yine izleyecek bir şeyler aradığım günlerin birinde oraya buraya tıklayarak gerekli-gereksiz yığınla şey okuyor, görüyor, görmezden geliyor ve geçiyordum. Nasıl bir şey izlemek istediğimden emin değilsem de, hiç olmazsa komedi türünde bir şeyler olmasını tercih edecek kıvamdaydım. Neden sonra karşıma Rick and Morty çıktı. Tabii hemen "Hmm, ilginç..." dedim ve o an üstünde pek durmadan araştırmalarıma devam ettim. Nadiren ilk seferde bir şeyi "Bunu izlemeliyim!" diyerek önceliğim haline getiririm. Biraz durması ve demlenmesi gerekir keşfimin. Rick and Morty için de aynısı oldu. Saçma sapan başka dizilere yöneldim, daha önceden görüp de başlamayı ertelediğim şeylere bulaştım ve en sonunda dönüp dolaşıp geldim gene buna.
Aslında oldukça cazip türlerin bir karmasıydı Rick and Morty. Hem komedi hem bilim kurgu idi, hem de animasyon türünde bir diziydi. Kötü olma ihtimali pek yoktu. 11 bölümlük ilk sezonu, bölüm sayısının az olması sebebiyle de çekici bir yan taşıyordu. En fazla ne olabilirdi, ne kadar kötü olabilirdi, ne kadar zamanımı çalabilirdi, değil mi?
İşte kendimi aynı bu şekilde gaza getirerek başladım diziye. Yanılmıyorsam 2-3 gün içinde de sezon finalini izleyip, diziyi bitirdim. En azından ilk sezonunu bitirdim ve güncele gelmiş bulundum. 2. sezon onayını çoktan alan yapım, 26 Temmuz'da 2. sezon ilk bölümünü de yayına sokacak.
Rick and Morty'den evvel, aslında çok daha önceden izlemem gerekip de hep ertelediğim Doctor Who'yu izleyip güncele gelmiştim. Bilenler bilir, Doctor Who bilim kurgu türünün önde gelen isimlerinden biridir ve bazı bölümlerinde gerçekten de bilim kurgu ögelerinin tadına iyice varmıştım. Dolayısıyla, bu animasyonun bilim kurgu açısından "çok da şey" olacağını sanmıyordum. Oysa, en az Doctor Who evreni kadar güzel ve yaratıcı fikirlere sahip olduğunu görmem beni hem şaşırttı hem sevindirdi. Her bölümde birçok bilim kurgu fikri arka arkaya ve bonkörce sıralanıyordu.
Bununla da kalmıyor, bilim kurgu ögeleri, sempatik ve bazen sert bir mizahi dille bizlere sunuluyor. Animasyonun iki ana karakteri bulunmakta. Rick, çekirdek bir ailenin yanında kalan çılgın bir profesör olan büyükbaba olarak karşımızda, Morty ise onun vasat ve sıradan erkek torunu. Rick, acımasızlığa varan bir biçimde Morty'den faydalanıyor hemen her bölümde. Morty, bu umursamaz, düzenbaz, sarhoş, dağınık, sorumsuz dedesinin yine de yanından ayrılmıyor ve elinden geleni yapmaya çalışıyor. Rick ise torununu önemsemeksizin kendi yaşantısını sürdürürken, bazı anlarda Morty'ye değer verdiğini gösteren minik hamlelerde bulunuyor.
Açıkası, bu iki karaktere ısınmam birkaç bölüm almıştı. Konuşma şekilleri -izlerseniz göreceğiniz gibi- biraz garip. Sürekli geğirerek konuşan Rick ve yine sürekli kekeleyerek konuşan Morty... Ancak bu konuşma ritmine alıştıktan sonra, çok bir sıkıntı olduğunu söylemem diyalogları takip etmenin.
The Simpsons adlı animasyon dizisinin 17 Mayıs 2015 tarihli 26. sezon 22. bölümünün ilk dakikalarına da konuk olan Rick ve Morty, şu an 9,2'lik IMDB puanı ile de dikkat çekiyor. Yani, tek beğenen ben değilim! Muhtemelen zamanla daha fazla hayran kitlesi yakalayıp yayılacaktır da, zira rakibi olan komedi ve animasyon türüne kıyasla ortaya koyduğu bilim kurgu farkı, onu daha ilgi çekici hale getiriyor. Hele ki, bilim kurguyu naif değil ve fakat sert bir biçimde kullanması çok daha cezbedici.
Sanıyorum ki herhangi bir spoiler vermeden yazıyı tamamlamayı başarabildim. Uzun lafın kısası, bilim kurgu, komedi ve animasyon seven biriyseniz, gönül rahatlığıyla izleyip eğlenerek zamanınızı geçirebileceğiniz bir yapım Rick and Morty. Ha, tabii ki izlemezseniz de hayatınızda kocaman bir boşlukla yaşamınızı sürdürmüş olmazsınız, ama izlerken pişmanlık da duymazsınız; tabii ki bahsettiğim türlere ilginiz varsa.
Esen kalınız efenim!
0 yorum var:
Yorum Gönder