7 Ağustos 2017

Histoire(s) du Cinéma: Fatale Beauté (Bölüm 4)

7 Ağustos 2017
Histoire(s) du Cinéma'da yolu yarıladık. Geriye dört bölüm kaldı ve bu ivme ile gidersek bir ay sonra koca serimiz tamamlanmış olacak.

Godard, Bölüm 2B adını verdiği (sayısal olarak dördüncü olan) "Fatale Beauté" (Ölümcül Güzellik) adlı bu bu bölümde, sinemanın fotoğraf sanatından çıkışını, sanatsal bağlamda değil, aslında teknik olarak da değil, bir gizem şeklinde ele alıyor. X-ray ışınlarından tutun, ölü bedenlerin incelenmesine dek, fotoğraf ve dolayısıyla sinema sanatının aşamalarını kendine özgü -anlaşılmaz- biçimle aktarıyor bizlere.

"Tüm hikayeler, şimdi de benimki, onları nasıl anlatabilirim? Onları gösteririm, belki." diyor Godard. Aslında bu cümle, tüm seriyi, arkada geçen yüzlerce sahneyi ve filmi, aktarılan şiirleri ve sadece tamlamalardan oluşan cümleleri bir bakıma açıklıyor. Nitekim Godard, belindeki altıpatları gösteren bir yakın çekimin, erkeğin üreme organına gidişin bir yolu olduğunu söyleyerek, bakılan ile görülen şey arasında alışıldık bağlamın ötesini algıladığını sezdiriyor bizlere.

Bölümlerin geniş bir analizini yapma gibi bir huyum -ve yetim- olmadığı için kısa kesiyor, ama kendimce önemli bulduğum şu cümleyi de eklemeden geçemiyorum: "Filmler üründür ve bizler filmleri yakmalıyız. Ama dikkat: İçimizdeki ateşle yakmalıyız. Sanat ateş gibidir. Yaktığı şeyden doğar."

Altyazıya Türkçe Altyazı ve PlanetDP'den ulaşmanız mümkün. Şimdilik benden bu kadar!

0 yorum var:

Yorum Gönder

 
Sağlıcakla kalmanızı dilerim.